ÖZHAN ARAZ
‘Sahip olduğumuz tek ev bedenimizdir’ diyor Oz.
Bu cümle bile aslında onun hakkında çoğu ipucunu veriyor bize. Bedenini tanımak, ruhunun yaşadığı evin farkına varmak dünyayla ve dolayısıyla kendinle iletişim kurmanın en yalın yolu.
Bu disipline bakış açısına sahip olmak için çok ciddi bir içsel yolculuktan geçmek gerekiyor. O da öyle yapmış ve tabu gördüğü ne varsa yıkmak üzerine sürüklemiş ruhu onu.
‘Jazz’ı çok sevmemdi tango yapmamın sebebi’ diyor. Dünyanın birçok ülkesinde yüzlerce şehirde birbirinden farklı Dans, Tango, Tiyatro, Sinema, Müzik ve Bedensel Sanat etkinliklerine davet edilmiş.
Bunu fırsat bilerek gittiği her yeri; bir okul, bir üniversite, bir deneyim olarak görmüş ve kendini farklı alanlarda geliştirebilmek için çok çalışmış.
Ve içsel yolculuğunun sonunda asıl tutkusunun müzik ve hareket ilişkisi olduğunu fark ederek, Estetik Farkındalık ve Dans Tiyatrosuna yönelmiş.
‘Güzellik göreceli her şey güzel olabilir fakat estetik farkındalık için eğitim şart’ diyor Oz.
Doğaçlama yaptığı gösteriler izleyenler tarafından hayretlerle izlenirken kendisi içinde “an’ da kalmanın en iyi yolu” olmuş oluyor.
Mekânın, müziğin ve izleyicinin yaydığı enerjinin ruhu ile bütünleşip kendini an’ın kollarına bıraktığında; her defasında o ana özgü bir performans sergilemiş oluyor.
‘Bu tip performanslar yapılabilmesi için hayatın içerisinden yoğun bir şekilde beslenmeli’ diyor Oz.
Hareket ve müzik birçok sanat disiplinini içinde barındırmasından kaynaklı birkaç tiyatro oyunu’ müzik gurubu ve sinema filmine koreograflık yapmış fakat asıl hayalinin Türkiye’de Dans’ın Sanat olarak yer bulması ve kendine ait ama kapısının herkese açık olan bir Dans Tiyatrosu kurmak olduğunu söylüyor.
Hatta hazırlıklara başlamış ve bunun için yetenek avcılığı yaptığını söyleyen Oz, becerikli gençler ve sanatçılar keşfetmeye çalışıyor.
Bulduğu her fırsatta; günlük hayatın içinde, her yerde doğaçlama provalar yapıyor.
‘İlhamımı bazen ağaçlardan, bazen hayvanlardan, bazen de ayın sessizliğinden yani kısacası her şeyden alıyorum’ diyen Oz,günlük hayat enerjisini yükseltmek adına ‘Save the Green with Love’ adlı sosyal sorumluluk projesi gerçekleştiriyor.
O, dünyayla, doğayla ve insanla olan alışverişini hiç bırakmadan, kalbinden gelen tüm sevgisini ‘hareketine’ yansıtmayı başarabilmiş modern bir dansçı, koreograf ve tango ustası.
O, hikâye anlatma sanatını kendi dilinde uygulayan modern bir şaman.
O, performansları sırasında, zamansızlığı yakalayabilen, an’ı esnetebilen ve izleyenlere ilham aşılayabilen bir yaratıcı sanatçı.
O; Oz.
Yani, işte karşınızda; Özhan Araz.